saklı bahçe etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
saklı bahçe etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

17 Haziran 2014 Salı

Ölüm Post-İt Misali Hayatlarımızda


Veli seminerinde sıkıntıyla sağa sola bakınırken fark ettim..el ele tutuşmuş birbirlerine gülümsüyorlardı. Etrafa mı öyle görünüyorlar acaba diye düşünüp bi daha baktım...yok, kenetliydi parmaklar, gözlerinin içi gülüyor ve sık sık birbirlerine bakıyorlardı. İçimi çektim, flört günlerini hatırladım ve sonra gözlerim ve aklım tekrar sahnede anlatılanlarla o gün yapacaklarım/yetiştirmem gerekenler arasında bölündü.


Ama genel tabloda o kadar aklıma yer etmiş ki o birkaç saniyede bulduğum huzur ve neşe, utanmazca saklı bahçelerinde gezindi gözlerim ne zaman aynı ortamda olsak. Elleri hep kenetli, gözleri hep kalabalıktan muaf birbirlerine ait. Bir muhabbetimiz olmadığı için yanlarına gittiğim yoktu, diğer tüm velileri izlediğim gibi uzaktan izlediğim ama görmekten hoşnut olduğum bir aileydi.

Kızımın mezuniyet gününde okuldan telefon gelip bir öğrencinin babasını kaybetmesi nedeni ile mezuniyet gününü iptal ettiklerini söylediklerinde babasını kaybeden öğrencinin adını 3 kere tekrar ettirdim..inanmak güç, hayat bu diye geçiştirmek imkansızdı.

Hastaymış meğer...aldırmamış, "hadi yaşayalım" modunda gülümsemiş her gelen güne ve hüzünle bakmış her giden günün ardından. Sevgi seli olmuş ardından tüm kelimeler, onu yolculayan ardından ailesine koşan herkes şaşkın ve üzgün..Bugün baş sağlığına gideceğim. Evlerine ilk kez gideceğim. Telefon görüşmesi benim için zaten zordu. Onca sene merhaba'dan başka bir şey söylemediğim bir hanımı arayıp baş sağlığı dilemem gerektiğinde ne diyeceğimi bilmiyordum. Aklımda sağlam 1-2 cümle tuttum her ihtimale karşı söz tıkanırsa söyleyeceğim. Oysa o, o kadar doğal o kadar içten yaşıyordu ki acısını, kalıp cümleler ya da bunca sene bir merhabayı zor aldık düşüncelerinden uzak göz yaşlarına boğuldu telefonda. "O kadar çok sevmiştik ki birbirimizi Kadriye Hanım" diyen sesinden sonrasını duymadım. Acı, hak etmediğim kadar dostça beni de kabullenmişti. Yanına gidip elini bir kez tutmak ve gözlerinin içine bakmaktan başka bir dileğim yoktu.

Tüm asosyalliğimi arka cebime koydum ve bir veli seminerimde sevginin saygısının kazanan o çiftin evine gitmek ve boşvermekle esirgediğim her selamın azabını çekmek için yola koyuldum. 

Biliyorum,o rutin işleyişin içerisinde olması gerekenleri yerine getirirken gönlüm fısıldayacak "ben görmüştüm sevginizi, ölüm ayırmaz ki sizi "